2 Nisan 2016 Cumartesi

Ahmet Haşim'in "Müslüman Saati" Üzerine

(Ahmet Haşim'e Katılıyorum)

   "Şimdi heyhat, eski 'saat'le beraber akşam da fecir de bitti."
    Batılı yaşam tarzının hayatımıza girmesiyle beraber bizler artık modernizmin köleleri olduk. Hiçbir eğlenceden geri kalmamamız, şık giyinmemiz, onlar gibi yememiz ve içmemiz gerektiğini söyleyen insanların peşinden gittik ve benliğimizden ödün verdik. Bu modernizm akımının içine girebilmek için bizlere hız ve para gerekti ve bizlerde arzularımıza belki de hırslarımıza ulaşmak için çalışmaya başladık. Ama ne çalışmak! Gece ile gündüzü birbirine katarcasına... Nihayetinde bir nebze de  olsa başardık, benimsedik, içine girdik o yaşayışın. Yaşayışımızı, düşünüşümüzü, giyinişimizi değiştirdik. Değiştirdik değiştirmesine de, değiştirince ne oldu? Yorulduk. Bize ait olmayan bu yaşam tarzı bize ağır geldi ve bizler yorulduk. Yeni güne uyanırken artık güneşin ışıklarıyla, gülümseyerek ve dinç bir şekilde değil; olabildiğince geç, yorgun, bedbaht bir halde uyandık.
   Kendimizi içine soktuğumuz bu yaşayıştan artık kaçmak, olabildiğince uzaklara kaçmak istiyoruz. Koşuşturmacayı değil; aheste aheste, doğayı hissedercesine yürümek istiyoruz. Biz, belki de tekrar "biz" olmayı istiyoruz yahut buna ihtiyaç duyuyoruz.

(Ahmet Haşim'e Katılmıyorum)

   Ahmet Haşim, eğer şimdiki dünyayı görmüş olsaydı ne kadar hayali bir şey istediğini, ne kadar olmayacak şeyler yazdığını anlardı. Geçmiş için "Evet, adam doğru söylüyor." diyebileceğimiz bu yazı günümüz şartlarına uymuyor. Şimdi devir yeniliğe gözlerle beraber kapıları kapatma devri değil, yeniliği ve gelişmişliği içeri alma, birlikte yaşama devri. Şu an tüm dünya pratik ve kolay olanın peşinde. Dünya bu kadar gelişmişken biz bu yaşam tarzını reddetseydik şu anda muhtemelen sadece coğrafya atlasına bakarken fark edilebilecek bir ülke olacaktık. Onlar 7/24 hayatın içinde ve gerçeklerden haberdar iken bizler hayata pembe gözlüklerin arkasından veya at gözlükleriyle bakacaktık.
   Yani Haşim, biz zamanın içinde kaybolmadık; kaybolmamak için değiştik.

                                                 Sümeyya  BAYRAKTAR


ŞU ÜTOPYA MESELESİNE DAİR

MÜKOLAND

SOSYAL  HAYAT

   Mükoland, insanların her saaatte sokakta rahatça gezebileceği kadar güvenli, kütüphanelerin 7/24 açık olduğu, insanların birbirleriyle saygı çerçevesinde yaşadığı ve iletişim kurduğu,çocukların sokaklarda top, misket oynadığı, ip atladığı,sabah evden çıkıp akşam hava kararınca eve girdiği, televizyonun, telefonun, bilgisayarın ve tabletlerin belirli sürelerde kullanıldığı, akşamları ailelerin hep birlikte oturup muhabbet ettiği bir ülkedir.
   Mükoland de pazar akşamları saat 8'den 9'a kadar kitap okunur ve ülkenin etrafında bulunan megafonlar sayesinde tüm halk okunan kitabı dinler.
   Mükoland de zengin ve fakir gibi kavramlar yoktur. Tüm insanlar aynı seviyede yaşar. Mesleklerden alınan para eşittir.
   Mükoland halkı, insanları dinlerine, dillerine, ırklarına göre ayırmazlar.
   Ülkenin en güzel yanlarından biri de ormanların büyük yer kaplaması sayesinde havanın sanki huzur kokuyor olmasıdır. Ülkede ağaç kesimi yasaktır. Sadece endüstriyel amaçlı yetiştirilen ağaçlar kesilebilir. Eğer ormanlarda bir bölge çeşitli sebeplerden (yangın gibi) tahrip olmuşsa zaman kaybetmeden toprağın bakımı yapılıp yeniden fidan dikilir. Bu tahribi bir insan veya bir grup kasıtlı olarak yapmışsa, alana ekilecek olan fidanları ektikten sonra uzay boşluğuna sürgün edilir. Fakat istemeyerek yapmışsa/yapmışlarsa fıdanları ektikten sonra hayatına/hayatlarına devam eder/ederler.

KÜLTÜR

   Tarihi mekanların tümü devlet tarafından koruma altındadır.
   Her ailenin en az ayda bir defa tarihi bir mekana gitmesi zorunludur.
   Turist çeken yerlere yapılacak olan inşaatlar, trustik alanın dışında yapılır.

EĞİTİM SİSTEMİ

   Mükoland de öğrenciler altı yaşında eğitime başlar. Yedi yıl zorunlu olarak pozitif bilimleri öğrenirler. Öğrenciler yılda sekiz ay, haftada beş gün, günde altı saat ders görürler. Saat sabah 8'de başlayan dersleri, öğlen 1'e kadar devam eder.
   Pazartesi- çarşamba saat 15.00'dan 16.30'a kadar öğrencinin ilgi duyduğu alanın kursuna gitmesi zorunludur (Spor, müzik, resim, edebiyat, yönetmenlik, yazarlık vs).
   Cuma günleri beşinci, altıncı, yedinci sınıfta olan her öğrencinin 14.30'dan 16.30'a kadar herhangi bir sosyal yardım kuruluşunda çalışması zorunludur.
   Bu yedi yılın sonunda öğrenciler ilgi alanlarına göre ders alırlar.

HUKUK

   Mükoland de suç işlemek yasaktır. Suç işleyen kişiye ise asla taviz gösterilmez ve uzay boşluğuna sürgün edilir.

ULAŞIM

   Mükoland de trafik yoktur. Çünkü insanlar toplu taşıma araçlarını kullanırlar. Bu sayede araç sayısı azdır.
   Ülkede bulunan hava araçları da ulaşımı kolaylaştırmıştır.